Sabah Gazetesi'nden Dilek Güngör'ün yazısından alıntı
Konu karışık… O yüzden meseleyi dağıtmadan tane tane anlatayım. Biliyorsunuz, Temmuz 2015'te hayatımıza giren Getir, dünyada bir ilki başlattı.
Birkaç dakika içinde market ürünlerini motorlu kuryelerle tüketicilerle buluşturan bir uygulamayı hayata geçirdi. Başlarda öyle aman aman rağbet görmüyordu.
Ama pandemi patlayınca işin rengi değişti. Şirketin değerlemesi bir anda 12 milyar dolar seviyesine yükseldi.
Londra'dan Amsterdam'a, Berlin'den Paris'e birçok yere ulaşan şirket, yeni yatırımcılarla büyümeye devam etti. Pandemi bitiminde Abu Dabi merkezli fon Mubadala da Getir'i radara aldı. İlk etapta 20 milyon dolar yatırdı. Ardından bu rakamı 1 milyar dolara çıkardı.
Asıl hikâye de bundan sonra başladı. Bir anda şirket küçüldü/küçültüldü! Birçok ülkede operasyonlar durduruldu. Hisse değerleri düştü. 2024'te Mubadala ile anlaşma yapıldı.
Anlaşma çerçevesinde şirket ikiye bölünecekti. Mubadala, karşılığında 250 milyon dolar kaynak sağlayacaktı.
Anlaşma sonrasında da Getir'in market, yemek işi ile Getir Çarşı, Getir Su Mubadala'nın yönetiminde kalacaktı.
n11, Amerika'da kurulu FreshDirect, Getir Finans, Getir İş, Bitaksi, Getir Araç'ın çoğunluk hisseleri de Getir'in Türk ortaklarında devam edecekti. İki tarafta da aynı aplikasyonda hayatını devam ettirecekti.
Fakat ne olduysa 30 Aralık'ta Mubadala anlaşmadan vazgeçtiğine dair Getir'e yazı yazdı. Bağımsız üyelerle karar aldırıp, Hollanda'da Getir'in çatı şirketinin genel kurulunu toplayacağını bildirdi.
Peki neden anlaşmadan vazgeçti?
İki taraf da birbirini anlaşmanın gereğini yerine getirmemekle suçluyor. Getir'in Türk ortaklarına göre, bu 'kurumsal bir darbe girişimi'…
Mubadala, anlaşma yapılırken Getir Finans'ın BDDK sürecinin tamamlanmayacağını düşünüyordu. Ancak Getir Finans'a izin çıkıp servis bankacılığına başlayınca buradaki potansiyeli gördü.
O nedenle de kalan şirketlerde de çoğunluğu ele geçirmek istiyor. Mubadala tarafı da Getir'in kurucularının anlaşmanın gerekliliğini yerine getiremediklerini, bu nedenle bağımsız yönetim kurulu üyeleriyle yeni bir plan hazırladıklarını, hissedarlarına Pazar günü yapılacak genel kurulda bu alternatif planı sunacaklarını söylüyor.
Şimdi ne olacak, derseniz…
Pazar günü Hollanda'daki genel kurul epey hareketli geçeceğe benziyor.
Zira, Getir'in kurucularından Nazım Salur önceki gece sosyal medya hesabından hukuki bir savaş başlatacaklarını ilan etti.
Öğrendiğim kadarıyla, Getir'in Türk ortakları Hollanda da Ticaret Odası'na başvuruda bulunulup, şirkete yarı kayyum atanmasını talep etti.
Bir taraftan da hissedarlara mektuplar gönderdi. Mubadala'nın genel kurulda planını geçirmesi için hissedarların yüzde 65'inin oyuna ihtiyacı var. Şu anda yüzde 50'ye hakimler. Dolayısıyla nasıl bir karar çıkacağı meçhul…
Sanırım, uzun sürecek hukuki süreç yeni başlıyor. Zaten, Getir'in Türk kurucuları bir süredir İngiltere, Hollanda ve Türkiye'de hukuki süreç başlatmak için hazırlanıyordu. Pazar günkü genel kuruldan sonra düğmeye basılacak.
